Zürih

 

‘Yabancı topraklar yoktur. Yabancı olan sadece seyyahtır.’ Robert Louis Stevenson

ZÜRİH GEZİ REHBERİ;

Ulaşım: Türkiye’den Zürih’e; Türk Hava Yolları, Pegasus Havayolları ve Swissair ile direkt uçuş yapabilirsiniz. Bilet fiyatları dönemine göre ortalama 150-200 TL arasında değişiyor. Avrupa’nın diğer şehirlerinden de Zürih’e birçok ucuz firma ile uygun fiyatlara havayolu ulaşımı sağlayabilirsiniz, bunun için arama motorlarından uçak biletlerini sorgulatınız. Örnek verecek olursam; Aegean Airlines, KLM, Ryanair ve Easyjet yılın her dönemi Zürih’e uygun fiyatlı seferler düzenliyor. Tüm Avrupa şehirlerinden demiryolu ulaşımı sağlayabilirsiniz ancak benim her zamanki gibi öncelikli tavsiyem otobüs seyahati çünkü hem daha hızlı hem de daha ucuza seyahat edersiniz. Zürih’e; Student Agency, Orange Ways, Megabus, Ecolines, Eurolines, Meinfernbus, Sinbad ve Polskibus firmalarını kullanarak Avrupa şehirlerinden otobüs ile ulaşım sağlayabilirsiniz. Bilet fiyatlarını öğrenmek için Goeuro ve Rome2rio adreslerinden sorgulama yapabilirsiniz. Bunların dışında Blablacar tercih edebilir, neredeyse her gün Hollanda, Belçika, Fransa ya da Almanya şehirlerinden özel aracı ile Zürih’e giden birilerini bulabilirsiniz. Eğer Zürih’e havayolu ile gelmişseniz ineceğiniz havaalanı şehre 10 km uzaklıkta yer alan Flughafen diğer adı ile Kloten Havaalanı. Havaalanından şehir merkezine en kolay tren kullanarak geçersiniz, trenler hemen havaalanının altından kalkıyor; S2 veya S16 hattını kullanacağınız yolculuk 12 dakika sürüyor, 2. mevki biletler tek yön 6.20 Euro ya da 6.20 Frank ayrıca gidiş dönüş ise 12 Euro ya da 12 Frank, biletleri otomatlardan alabilirsiniz. Tren haricinde shuttle servisler veya şehir içi otobüsler ile havaalanından Zürih’in her bölgesine ulaşım sağlayabilirsiniz. Zürih’e tren ile gelmişseniz ineceğiniz yer merkez tren garı olan Hauphtbahnhof. Tren garı şehrin merkezinde yer alıyor o yüzden istediğiniz her yere yürüyerek gidebilirsiniz zaten havaalanından geldiğinizde de ineceğiniz yer merkez tren garı. Tren seferlerine örnek vermem gerekirse; Stuttgart-Zürih 50 Euro, Münih-Zürih 80 Euro, Milano-Zürih 80 Euro, Bern-Zürih 50 Euro 1 saat yolculuk, Basel-Zürih 33 Euro 1 saat yolculuk, Luzern-Zürih 33 Euro 1 saat yolculuk ve Lozan-Zürih 70 Euro 2 saat yolculuk. Eğer otobüsle gelmişseniz Zürih’in otobüs terminali olan Zurich Central Station (Sihlquai Car Park) merkez tren garı olan Hauptbahnhof’un hemen yanında bulunuyor yani yine şehir merkezinde.

Konaklama: Zürih’te konaklama için hostel arıyorsanız çok fazla seçeneğiniz yok ancak İsviçre genel anlamda çok pahalı bir ülke olduğu için hotelde konaklayacak olmanıza da ihtimal vermek istemiyorum. Benim tavsiyem kendi konakladığım hostel olan City Backpackers-Hostel Biber. Bu hostel şehir merkezinde ve tren garına 5 dakika yürüme mesafesinde yer alıyor. Yakınlarında Migros bulabilirsiniz, tüm turistik noktalara yakın, Zürih’in turistik rotası Yeşil Yol üzerinde, 5 katlı ve her katında banyo, tuvalet, mutfak var. Hostelin ayrıca manzaralı şirin bir terası buluyor, odaları temiz, güvenilir, odalarında lockerı var. Çok pahalı ama yine de Zürih şartlarına göre gayet hesaplı sayılır. Gecelik ücreti ortalama 35 Euro. İkinci alternatifiniz; yine şehrin merkezinde ve şehrin ünlü caddesinin üzerinde, tren garına 5 dakikalık yürüme mesafesinde yer alan, tavan arası otantik odaları olan, kendine ait gayet popüler diyebileceğim barında hafta sonları konserler düzenlenen, odalarında locker bulunan, tercih edilesi Langstars Hostel. Gecelik ücreti ortalama 35-40 Euro arası. Üçüncü alternatifiniz ise nispeten şehir merkezine biraz uzak mesafede ama hostelden çok hotel havasını ve konforunu bulabileceğiniz ayrıca mutfağı, bahçesi, oyun salonu vs. ile arayacağınız tüm imkânlara sahip Zurich Youth Hostel. Gecelik ücreti ortalama 40-45 Euro.

Yeme-İçme: Şehir pahalı olduğu için yemek olayını Burger King-KFC-Mc Donald’s ya da dönerci ve pizzacılardan halledebilirsiniz, hepsi de şehirde mevcut. Hamburger menüler diğer Avrupa şehirlerine göre daha pahalı. Bunların dışında restoranlarda ortalama menüler ise 30-50 Euro arasında. Zürih’te yiyebileceğiniz yöresel yemeklerden bazıları; erimiş peynirin çorba gibi tas içerisinde servis edildiği ve çıtır ekmekleri batırıp yiyeceğiniz Fondue, ortalama 18 Euro. Dana etinden yapılan, şarap ve krema ile birlikte soslanarak patates köftesi ile birlikte servis edilen Zurigschnatzlets. Dana eti ve baharat karışımından oluşan bir turta hamuru ile yapılan ve taş fırınlarda pişirilen Pastetli. İsviçre makarnası olarak bilinen, yumurtalı hamurun tereyağında kızartılarak üzerine peynir konulup servis edilen Spaetzle. Domuz etinden yapılan ve hardal ile ekmek arası servis edilen sosis Bratwurst. İçecek olarak ise karbonatlı maden suyu olan Rivella isimli içeceği deneyebilirsiniz. Zürih’in yöresel restoranı ise Gasometerstrasse 5 numarada hizmet veren Maison Blunt.

Gece Hayatı: Zürih’te gece hayatı çok hareketli değil yani aradığınızı bulamayabilirsiniz. Mekânlar genel olarak tren garına yakın konumda, eski şehir merkezi olan Niederdorf Bölgesi’nde, City Backpacker Biber Hostel’in bulunduğu Niederdorfstrasse caddesi ve Oberdorfstrasse caddesi üzerinde konuşlanmış durumda. Eğer salaş ve bohem kafe-barlar arıyorsanız bunları da bu bölgede bulabilirsiniz. Bunların haricinde şehrin popüler mekânları; 1900 yılından beri hizmet veren şehrin en eski mekânı Mascotte, şehrin en büyük gece kulübü olan Kaufleuten, Güney Amerika temalı çılgın partiler düzenlenen El Presidente ayrıca Rohstofflager, Adagio, Saint Germain, Acqua ve Clup Q. Gece kulüplerinde hem giriş ücretleri hem de alkol fiyatları inanılmaz derece de pahalı. Zürih’te face&dress kontrolü de çok abartılı yapılıyor, eğer giyiminize özen göstermezseniz kapıdan çevrilmeniz muhtemeldir diyebilirim.

Alışveriş: İstasyon caddesi olarak bilinen ve tren garının hemen karşısından başlayan Bahnhofstrasse isimli caddede bulamayacağınız hiçbir mağaza yok. Magnet alacaksanız Niederdorf’un ara sokaklarında ya da Bahnhofstrasse’de bulunan hediyelik eşya dükkânlarından alabilirsiniz, magnet fiyatları ortalama 10-12 Euro. Zürih’ten asıl almanız gereken şey çikolata, hediyelik için de çok iyi bir seçenek. Çikolatalar hediyelik paketlerde de satılıyor, içerisinde 5-6 çeşit çikolata oluyor ancak fiyatları çok da ucuz değil, örneğin benim aldığım paket 18 Euro’ydu. Popüler çikolata dükkânlarından birisi olan Merkür’ün Bahnhofstrasse’de şubesini bulabilirsiniz. Ayrıca İsviçre’nin meşhur bisküvisi olan ve küçük paketlerde satılan Lackerli isimli bisküvilerinden yemeyi ya da almayı unutmayın. Üzerinde birbirinden farklı simgeler bulunan ballı Tirggel isimli kurabiyelerden de alabilirsiniz. Bunların dışında bir diğer İsviçre ünlüsü de şüphesiz İsviçre Gravyer Peyniri, mutlaka bir yerlerde karşınıza peynir dükkânları gelecektir, gözünüze kestirin ve birine girin. Tatlarına bakın ama almayın çünkü bu dükkânlarda çok pahalı, peynir alacağınız en hesaplı yer Coop marketleri unutmayın. Son olarak kuvvetle muhtemel sizin de aklınızda olan İsviçre Çakısı, çakıları 30 Euro’dan 50bin Euro’ya kadar her fiyatta bulabilirsiniz. Çakı alacaksanız istasyon caddesinde bulunan mağazaları gezebilirsiniz. Eğer pazar alışverişi yapmak isterseniz; Helvetiaplatz’da kurulan ve ikinci el eşya ya da antika alabileceğiniz bit pazarı, Old Town’da her Perşembe ve Cumartesi günleri kurulan Rosenhof ayrıca Bürkliplatz’da kurulan meyve sebze ve bit pazarı tüm ihtiyaçlarınızı karşılayacaktır. Alışveriş merkezi arıyorsanız en iyi adres Bahnhofstrasse caddesinde bulunan Globus.

Zürih Gezilecek Yerler;

    Zürih genel anlamda birkaç nokta hariç toplu taşımaya ihtiyaç duymayacağınız, yürüyerek kolaylıkla gezebileceğiniz küçük bir şehir. Zürih’te turist info’dan şehir haritası aldığınız zaman üzerinde Green Line denilen, Zürih şehrinin hazır turistik rotasını göreceksiniz. Bu rota tren garından başlıyor, neredeyse tüm turistik noktları içerisine alıyor ve yine tren garında son buluyor yani büyük bir O harfi çizdiğinizi düşünün. Göreceğiniz her nokta harita üzerinde numaralandırılmış o yüzden işiniz çok kolay olacaktır. Eğer isterseniz de benim yazdıklarımı takip edebilir ya da kendi rotanızı yapabilirsiniz.

   

Niederdorf - Niederdorfstrasse: Benim konakladığım City Backpackers-Hostel Biber’da konakladığınızı ya da yeşil yolu takip edeceğinizi düşünürsek, gezmeye başlayacağınız yer hostelin de bulunduğu Niederdorf yani eski şehir merkezi. Burası küçük ara sokakları olan ve tarihi dokuyu hissedeceğiniz bir bölge zaten küçük bir bölge yani tüm ara sokakları kısa sürede gezebilirsiniz. Eğer isterseniz bu bölgede çok güzel butik kafeler, bohem kafeler ve barlar yer alıyor, takılabilirsiniz. City Backpackers-Hostel Biber Niederdorfstrasse caddesi üzerinde demiştim. Bu cadde, ünlü gezi rotası GreenLine’ın başladığı ve sağlı sollu alışveriş yapabileceğiniz dükkânlar bulunan, dar bir alışveriş caddesi.

Rathaus (Town Hall): Niederdorfstrasse’yi hostel sağınızda kalacak şekilde devam ettiğinizde, birkaç yüz metre sonra sağınızda kalacak olan Marktgasse sokağına girip nehre doğru yürürseniz, nehir kenarında Town Hall diğer adıyla Rathaus yani Belediye Sarayı’nı göreceksiniz. Bu saray 1694-1698 yılları arasında inşa edilmiş, günümüzde ise belediye ve Kanton meclislerinin toplantılarının yapıldığı bir yönetim binası. Binanın içini gezebiliyorsunuz, giriş katında; Zürih’in birinci belediye başkanı Rudolf Brun’un bir büstü, süslemeli tavanlar, seramik duvarlar, büyük bir toplantı masası ve tablolarla donatılmış geniş odaları var. Binanın özel odalarını gezebilmek için bilet almanız gerekiyor. Sarayın büyük salonundan nehir manzarasını seyredebilir, önünde ise sokak müziği dinleyebilirsiniz. Parlamentonun açık oturumları Pazartesi ve Çarşamba günleri yapılıyor, dolayısıyla bu günlerde ziyarete açık değil.

Loncalar: Belediye binasının hemen karşısında göreceğiniz yapılar; tuhafiyeciler loncasının merkezi olan Zunfthaus Saffrann, marangoz loncası olan Zunfthaus Zimmerleuten ve soylular locası olan Zunfthaus zum Rüden.

Grossmünster - GrossmünsterPlatz: Rathaus’u gördükten sonra nehir kenarından belediye binası sağınızda kalacak şekilde devam ettiğinizde, birkaç yüz metre sonra karşınıza Grossmünster Katedrali ve bu katedralin meydanı olan Grossmünsterplatz çıkacak. Katedral, 1100-1250 yılları arasında 9. Yy’dan kalan eski kilisenin yerine Evangelist tarzda yapılmış ve İsviçre halkı tarafından ana kilise olarak kabul edilmiş. Camlarında, 1900 yılında Augusto Giacometti tarafından yapılan muhteşem vitraylara sahip. Sarayın, 15. Yy’da eklenen ve besteci Wagner’in tuzluk ve biberlik olarak nitelediği ikiz kuleleri bulunuyor ayrıca The Karlsturm denilen 187 basamaklı kulesine tırmanarak şehir manzarasını izleyebilir ve meydanında vakit geçirebilirsiniz. Katedralin giriş ücreti yetişkinler için 4 Euro ve öğrenciler için ise 2 Euro.

Fraumünster Church: Grossmünster’i gördükten sonra, hemen önündeki köprüyü kullanarak Limmat Nehri’nden karşıya geçin, geçer geçmez göreceğiniz yapı Fraumünster Kilisesi. Bu kilise; ilk olarak 853 yılında Güney Almanya aristokrasisinin kadın üyeleri tarafından kullanılan kilisenin yerine, 13. Yy’da inşa edilen bir yapı. Kilisenin kuzeyinde; 1945 yılında Alberto Glacometti tarafından yapılan, koro kısmında 1970 yılından kalan ve güney bölümünde ise 1978 yılında Rus-Fransız sanatçı Marc Chagall tarafından yapılan göz alıcı vitrayları görebilirsiniz. Bu kilise şehrin en popüler turistik noktalarından birisi. Giriş ise ücretsiz.

Zunfthaus Zur Meisen: Fraumünster’in hemen karşısındaki müze Zunfthaus Zur Meisen. Bu müze 1757 yılında inşa edilmiş ve içerisinde İsviçre Ulusal Seramik Koleksiyonu bulunuyor. Giriş ücreti 3 Euro ve 16 yaş altı ücretsiz ayrıca Fraumünster’in hemen arkasındaki Poststrasse caddesinden devam ettiğiniz zaman Zürih’in en popüler meydanı olan Paradeplatz’a çıkacaksınız. Bu meydanda vakit geçirebilirsiniz.

Sankt Peterskirche: Fraumünster’i gezdikten sonra, nehir kenarından nehir sağınızda kalacak şekilde devam ettiğiniz zaman 100 metre sonra solunuzda Sankt Peterskirche Kilisesi’ni göreceksiniz. Bu kilise 1705-1706 yılında barok tarzda yapılmış ve şehirde inşa edilen ilk reform kilisesi ünvanına sahip. Şehrin en eski kilisesi. Kilisenin çan kulesinde 13. Yy’dan ait, 9 metre çapıyla dünyanın en büyük saatleri bulunuyor. 18. Yy’da pembe-turuncu mermer sütunlar eklenen, alçı süslemeleri ve kristal avizeleri olan kısaca mutlaka görülmesi gereken bu kilisenin girişi ücretsiz.

Augustinergasse: Sankt Peterskirche kilisesinin hemen solunda ki Augustinergasse, Zürih’in en görülesi ve en ilgi çekici ara sokağı. Bu dar sokakta neredeyse 500 yıllık olan rengarenk cumbalı evleri ve balkonlarda da İsviçre Kantonları’na ait çeşit çeşit bayrakları görecek, bol bol arşivlik fotoğraflar çekeceksiniz. Bu sokağı mutlaka görmelisiniz.

Lindenhof: Bu sokağı gördükten sonra, dilerseniz sokağın devamından sağa dönün Kittelgasse caddesine girin ve devamı olan Fortunagasse’ye devam edin. Bu caddenin devamında çıkacağınız yer Lindenhof. Burası, 2000 yıl önce Romalılar tarafından Limmat Nehri’ne bakan Turicum Tepesi’ne kurulan ve gümrük merkezinin bulunduğu yer. Limmat rıhtımının manzarasını izleyebileceğiniz en güzel tepecik diyebilirim. Parkın meydanında göreceğiniz çeşme ise 1292 yılında şehri Habsburg kuşatmasından kurtaran Zürihli kadınların anısına yapılmış. Bu parkta demir gülle yuvarlayarak oynanan Boccia isimli oyunu oynayan ve satranç müsabakası yapan ihtiyarlar göreceksiniz, izleyin çok keyifli oluyor. Bu tepeye direkt Sank Peterskirche’den sonra çıkacaksanız karşınıza dik merdivenler gelecek, bu merdiveni tırmandığınızda buraya çıkmış olacaksınız. Tepenin tam karşısında ki tepede göreceğiniz en büyük bina ise Albert Einstein’ın da mezunu olduğu, öğrenci ve öğretim görevlisi olarak toplamda 21 mensubuna Nobel Ödülü kazandıran Zürih Teknik Üniversitesi.

Urania Sternwarte: Lindenhof’dan sonra yine Fortunagasse’ye geri dönün ve sağa yani bu caddeyi kesen ana cadde olan Rennweg Caddesi’ne dönün. Bu caddenin devamında karşınıza Urania Sternwarte yani gözetleme kulesi çıkacak. Burada bulunan devasa teleskop ile gökyüzünü seyretme imkânı bulabilirsiniz. İsviçre denilince akla bilim geldiğini düşünürsek, teleskobun etkinliğini tahmin edebilirsiniz. Kulenin yükseliği 48 metre ve teleskobun 600 kez büyütme özelliği var. Kulenin tepesinde bir de bar bulunuyor, dilerseniz manzaraya karşı bir bardak kahve ya da bir kadeh şarap içebilirsiniz. Bu kule sadece rehberli turlar ile gezilebiliyor, turlar; Perşembe, Cuma ve Cumartesi günleri saat 20.00’da başlıyor ve 1 ya da 1.5 saat sürüyor. Bilet fiyatları; yetişkinler için 15 Euro, 12-16 yaş arası için 10 Euro, 6-12 yaş arası için 5 Euro ve 6 yaş altına ise ücretsiz.

Bahnhofstrasse: Urania Sternwarte’in tam üstündeki cadde, Zürih’in en ünlü ve Avrupa’nın da en prestijli caddesi olarak kabul edilen Bahnhofstrasse yani İstasyon Caddesi. Toplam uzunluğu 1.5 km olan bu cadde üzerinde; mücevher, saat, elbise, ayakkabı, kürk, porselen ve antika mağazaları, kapısından giremeyeceğiniz pahalılıkta restoranlar, o ünlü İsviçre bankaları, özel kasalar ve yemyeşil ıhlamur ağaçları yer alıyor. Bu cadde tren garından başlıyor ve Zürih Gölü’ne kadar devam ediyor. Cadde üzerinde ki Langstrasse isimli sokak ise Zürih’in hipster sokağı. Bu sokakta her türlü aykırı mekânı, seks işçilerini ve uyuşturucu satıcılarını görebilirsiniz.  

Hauphtbahnhof: Bahnhofstrasse’nin başında merkez tren garı bulunuyor ancak tren garı deyip geçmeyin, burayı iyice bir inceleyin. Yaz aylarında içerisinde plaj voleybolu sahası bile kuruluyor, artık nasıl bir gar olduğunu siz tahmin edin.

Schweizerisches Landesmuseum: Garın hemen arkasında Zürih’in en çok ziyaret edilen turistik noktalarından Schweizerisches Landesmuseum yani İsviçre Ulusal Müzesi bulunuyor. Müzenin binası, 1898 yılında Gustav Gull tarafından inşa edilmiş ve şatoları andıran ilgi çekici kulelere sahip. İçerisinde ise heykel ve resimler, vitray ve fresk gibi İsviçre kültürüne ait eserler, silahlar, zırhlar, üniformalar ve diğer askeri araç gereçler sergileniyor. Müzenin giriş ücretleri; yetişkinler için 10 Euro ve öğrenciler için ise 8 Euro.

Zürih Gölü Çevresi: Buraya kadar anlattığım rota, şehir haritasında göreceğiniz turistik rota olan GreenLine’ın yansıması. Bu rotayı takip etmişseniz şuan merkez tren garı Hauptbahnhof’dasınız. İstasyonun tam karşısında yer alan istasyon caddesine yani Bahnhofstrasse’ye tekrar girin ve Zürih Gölü istikametine doğru gezerek devam edin. Bu cadde Zürih Gölü’ne ulaştığınızda son bulacak. Göle ulaştığınızda karşınıza bir iskele ve iskele önünde ki parkta da bir heykel çıkacak. Bu heykel, Truvalı Tros’un oğlu Ganymedes’in heykeli. Ganymedes’in yanında ki kartal ise Zeus. Zeus, yakışıklılığıyla ün salan bir çocuğa hayran kaldığı için kartal kılığına girerek çocuğu Olympos Dağı’na kaldırmış. (Daha önce kaldırdığı tanrıçalardan sıkılmış olacak ki değişiklik arayışına girmiş.) Bu heykelin hemen yan tarafındaki köprüden hem Limmat Nehri ve Zürih manzarasını hem de Zürih Gölü manzarasını mutlaka fotoğraflayın.

   

Rieter Park - Rietberg Museum: Heykelden sonra yan tarafında bulunan köprüden de fotoğraflar çektiyseniz, heykelin hemen sağında gördüğünüz yemyeşil park olan Arboretum’a dalın. Parkın içerisinden gölü seyrederek, mis gibi havayı ciğerlerinize çekerek ve tekneleri fotoğraflayarak devam edin. Bu park içerisinde devam ederken, hemen sağınızda ana cadde olan Alfred Escher Strasse’yi göreceksiniz. Bu caddenin diğer tarafına geçtiğinizde ise yine büyük bir park göreceksiniz, bu parkın adı da Belvoir Park. Bu parkın da hemen üst tarafında yine bir cadde göreceksiniz, bu caddenin adı Seestrasse ve bu caddeyi atladıktan sonra göreceğiniz parkın adı da Rieterpark. Rieterpark’ı bulduktan sonra parkın tam ortasında Rietberg Museum’u göreceksiniz. Bu müzede; Baron Von der Heydt tarafından toplanan geleneksel Çin porselenleri, Ermeni kilimleri, Peru çömlekleri ve Afrika maskları sergileniyor. Eğer girmek isterseniz giriş ücretleri; yetişkinler için 16 Euro ve öğrenciler için ise 10 Euro.

Kunsthaus Museum: Bu müzeyi gördükten sonra tekrar göl kenarına inin ve parkların içinden, göl kenarından geze geze tekrar heykelin yanındaki Quaibrücke Köprüsü’ne gelin ve köprüden karşıya geçin. Köprüden karşıya geçer geçmez kendinizi Bellevuplatz’da bulacaksınız. Burası da şehrin güzel ve popüler meydanlarından birisi, dilerseniz vakit geçirebilirsiniz. Köprüden geçtikten sonra sağa sola sapmadan caddeyi yani Ramistrasse’yi takip edin. 400-500 metre yürüdükten sonra hemen solunuzda Bibliothek Müzesi’ni ve hemen arkasında da asıl gitmeniz gereken Kunsthaus Müzesi’ni göreceksiniz. Bu müze tam olarak Zeltweg Caddesi üzerinde bulunuyor. Kunsthaus Müzesi; Ortaçağ döneminden 20. Yy’a kadar olan dönemdeki Avrupa resim sanatının örneklerini, İsviçreli sanatçıların eserlerini, Monet, Cezanne, Van Gogh ve Picasso’nun başyapıtlarını ayrıca Man Ray isimli sanatçının fotoğraflarını ve İsviçre Fotoğraf Vakfı’nın en önemli koleksiyonlarını görebileceğiniz bir müze. İsviçre’nin en ünlü, en büyük ve en çok ziyaret edilen Modern Sanat Müzesi olduğunu söylemeliyim. Giriş ücretleri; yetişkinler için 22 Euro, öğrenciler için 17 Euro ve 16 yaş altına ise ücretsiz.

Opernhaus Zürich: Bu müzeyi gezdikten sonra tekrar göl kenarına inin, köprü arkanızda ve göl sağınızda kalacak şekilde göl kenarında yürüyün. Birkaç yüz metre yürüdükten sonra, hemen solunuzda ve nehir kenarında tüm ihtişamıyla sizi karşılayacak olan bina Zürih Opera Binası. Dilerseniz içine girip gezebilir dilerseniz de bilet alarak opera izleme imkânı bulabilirsiniz. Bilet almak isterseniz operanın kendi internet sitesinden alabilirsiniz, biletler 20-30 Euro arasında değişiyor. Opera binasına girseniz de girmeseniz de göl kenarında yürümeye devam edin ve yorulana kadar manzarayı seyrederek ilerleyin. Göl kenarını detaylı anlatmama gerek yok. Parklarla bezenen ayrıca mis gibi havaya ve harika manzaralara sahip olan bir göl. Zürih Gölü çok büyük o yüzden sonunu görmeye çalışmayın, yeterince yürüdükten sonra tekrar şehir merkezine dönün.

Uetliberg Mountain: Zürih şehrinde görmeden kesinlikle dönmeyin diyeceğim en önemli noktalardan birisi Uetliberg Dağı. Bu dağ, 1644 yılından bu yana gözlem merkezi olarak kullanılıyor ayrıca kazandığı popülarite sebebiyle 1875 yılında demiryolu ulaşımı sağlanmış ve deniz seviyesinden 871 metre yüksekliğe sahip. Dağa çıkarsanız; muhteşem Zürih manzarasını, Limmat Nehri’ni, Zürih Gölü’nü ve Alp Dağları’nı panaromik olarak seyredebilirsiniz. Gezegenler Yolu ismi verilen zorlu yürüyüş parkuruna ayrıca dağ bisikletçileri için de bisiklet parkuruna sahip. Tepede bulunan Tv ve gözetleme kulesine çıkarak manzara seyredebilir, tepe komple kar ile kaplandığı zaman yürüyüş yollarında kızakla kayma keyfi yaşayabilirsiniz. Dilerseniz yamaç paraşütü de yapabilir ve eğer bütçeniz müsaade ediyorsa panaromik manzaraya sahip 4 yıldızlı bir hotelde konaklayabilirsiniz. Konaklamasanız bile bu hotelin restoranında yine panaromik manzara eşliğinde yemek yiyebilirsiniz. Buraya ulaşım sağlamak için; 20 dakikada bir peron 21 ya da 22’den kalkan S10 hattı trenine binmeniz gerekiyor, tren yarım saatte son durağa varıyor, son durakta indikten sonra da 10 dakika tepeye yürüyorsunuz. Tren biletleri tek yön için 8 Euro. 

Backer Park - Zürich Zoo - Beyer Clock Museum: Zürih şehrinin popüler parklarından birisi de tren garına çok yakın konumda olan Backer Park, dilerseniz bu parkta vakit geçirebilirsiniz. Diğer bir gezi noktası alternatifiniz ise tren garından geçen 6 numaralı tramvay ya da 751 ve 39 numaralı otobüslerle ulaşım sağlayabileceğiniz Zürih Hayvanat Bahçesi. Bu hayvanat bahçesi gününüzün yarısını ayırmanızı gerektirecek büyüklükte o yüzden şehirde fazladan vaktiniz ve fazladan paranız varsa değerlendirebilirsiniz. Giriş ücretleri; yetişkinler için 26 Euro, 16-24 yaş arası için 19 Euro, 6-15 yaş arası için 13 Euro ve 6 yaşın altına ise ücretsiz. Son olarak vakit ve yine nakit durumunuza göre şehir merkezinde görebileceğiniz diğer müze ise Bahnhofstrasse caddesi 31 numarada bulunan Beyer Saat Müzesi. Müze içerisinde; 16. ve 17.yüzyıldan kalma bilimsel ölçme aletleri, petrol saatleri, mekanik saatler, demir saatler, İsviçre ahşap vites saatleri, 1750-1850 yılları arasından kalan Neuchatel masa saatleri, deniz saatlerin ve navigasyon aletleri sergileniyor. Giriş ücretleri; yetişkinler için 8 Euro, öğrenciler için 3 Euro ve 12 yaş altına ise ücretsiz.

Alpamare: Şehir içinde farklı bir etkinlik arıyorsanız, Avrupa’nın en büyük su parkı Alpamare iyi bir alternatif olabilir. Burası Zürih Gölü kenarında ama şehir merkezine biraz uzak bir konumda yer alıyor ayrıca göl üzerindeki Hurden Kanalı’nın olduğu konuma yakın. İçerisinde; 1 metre yüksekliğinde dalgalara sahip dalga havuzu, spa, termal banyolar, şelale ve mağara bulunuyor ayrıca açık yüzme havuzunda su altı müzik etkinliği sunuyor. Nehir havası yaratılmış açık yüzme havuzunda akıntıya karşı veya akıntı ile yüzme şansı bulabilirsiniz. Suyun sıcaklığı ise 30 derece. Giriş ücretleri hafta içi; yetişkinler için 40 Euro, 6-15 yaş arası için 32.5 Euro, hafta sonu; yetişkinler için 43.5 Euro, 6-15 yaş arası için 35.5 Euro. Yarım saatlik biletler 5 Euro ve fazladan 4 saat içeride kalmak için alacağınız biletler ise; yetişkinler için 12 Euro ve 6-15 yaş arası için 10 Euro.

Rheinfall - Rapperswill: Şehir dışında mutlaka görmeniz gereken noktalardan birincisi Avrupa’nın en büyük şelalesi olan Rheinfall. Bu şelale şehir merkezine 6 km uzaklıkta, Chaffhausen ve Zürih kantonları arasında bulunuyor. 23 metre yükseklikten dökülüyor, 150 metre genişliğinde, 700 metreküp debiye sahip ayrıca izlemek için 280 basamaklı bir merdivenden inip daha sonra tekrar geri çıkmanız gerekiyor. İkincisi ise, İsviçre’nin en büyük tahta köprüsünü ve heybetli kalesini görebileceğiniz Rapperswill isimli Ortaçağ kasabası.

Zürih Hakkında Faydalı Bilgiler;

Zürich Card: Eğer Zürih’te çok fazla müze gezecekseniz ve toplu taşıma kullanacaksanız mutlaka şehir kartı alın çünkü müzeler gerçekten çok pahalı. Kart 2-3 müzede kendini amorti eder, emin olabilirsiniz. Zürich Card ile müzelere ücretsiz girebilir, tüm toplu taşıma araçlarını ücretsiz kullanabilir, tekne turlarına ücretsiz katılabilir ve belirli restoranlarda %50 indirim alabilirsiniz. 1 günlük kart; yetişkinler için 24 Euro ve 6-16 yaş arası için 16 Euro. 3 günlük kart ise; yetişkinler için 48 Euro ve 6-16 yaş arası için 32 Euro.

1- Zürih’te toplu taşıma kullanmanıza gerek yok, yürüyerek gezebileceğiniz bir şehir. Benim verdiğim rota gezilecek noktaların sıralanmış hali ancak elbette 1 ya da 2 günde bitmez o yüzden siz bu rotayı bölün ve ertesi günler kaldığınız yerden devam edin. Muhtemelen GreenLine’ı takip edeceksiniz o yüzden benim yazdığım rota tam size göre diyebilirim.

2- Zürih çok pahalı bir şehir o yüzden hesabınızı iyi yapın. Özellikle yeme-içme, ulaşım ve konaklamada mutlaka tasarruflu seçenekleri tercih edin.

3- İsviçre Frankı ve Euro kurları eşitlendiği için aynı miktarda Euro ya da Frank ile ödeme yapabilirsiniz kısaca paranızı çevirmenize gerek yok. İsviçre’nin Lâtince adı Confoederatio Helvetica, bu yüzden İsviçre Frankı’nın kısaltılmışı CHF’dir.

4- Toplu taşıma araçlarına kaçak binmenin cezası 100 Frank. Eğer hotelde ya da prestijli bir hostelde kalıyorsanız mutlaka size ücretsiz ulaşım imkânı sağlayacak olan Mobility Card vereceklerdir.

5- Zürih’in şebeke suyu içilebilir durumda o yüzden sakın para verip de su satın almayın. Herhangi bir musluktan ya da gezerken karşılaşacağınız çeşmelerden içebilirsiniz. Şişe su almak isterseniz küçük su 3 Euro.

6- Taksiye binmenizi gerektirecek büyüklükte bir şehir değil ancak olur da zor durumda kalırsanız binmeden önce kaç Euro ödeyeceğinizi mutlaka sorun çünkü taksilerin tamamı ultra lüks araçlar ve taksimetre ücretleri çok çok pahalı.

7- Çantanızı bırakmak isterseniz tren garında ve havaalanında locker var, küçük dolap günlük 6 Euro ve büyük dolap ise günlük 9 Euro.  

8- Dışarıda sabahlamayı düşünüyorsanız, şehrin her tarafında bulunan parklarda ya da havaalanında rahat rahat yatabilirsiniz. Tren garında da yatabilirsiniz ancak muhtemelen polisler gelip uyandırır, eğer ikna edici bir konuşma yaparsanız uyumanıza müsadece edeceklerdir. Çadır kurmak isterseniz şehrin %50’si park olduğu için gözden uzak her yere rahatça çadır kurabilirsiniz.

9- Zürih’te tüm müzelerde, meydanlarda ve tren garında wi-fi var, aklınızda bulunsun. Paradeplatz’ın çoğu noktasında wi-fi çekiyor.

10- Bilet alacağınız yerlerde öğrenci indirimi istemeyi unutmayın. Isic kartınız yanınızda olsun yoksa Türkiye öğrenci kimliğinizi kullanın. Hangi ülkede okuduğunuzu sorarlarsa herhangi bir Avrupa ülkesini söyleyin zira AB üyesi olmayan ülke vatandaşlarının öğrencilerini öğrenciden saymayabiliyorlar.

11- Ucuz market ararsanız en ünlüsü ve en ucuzu Coop Market. Bunun dışında Albert Heijn, Spar, Lidl, Aldi ve Tesco marketleri de çok ucuz aklınızda bulunsun ki zaten şehir çok pahalı olduğu için alışverişlerinizi marketten yapmalısınız. Çoğu yerde karşınıza Carrefour ve Migros çıkacaktır, nispeten biraz daha pahalı ancak sizin için her şekilde hesaplı olacaktır. City Backpackers-Biber Hostel’in olduğu Niederdorfstrasse’de Migros var, makarnanızı ya da pizzanızı alın hostel mutfağında yapın ve afiyetle yiyin. Tren garının altında Migros ve tam karşısında da fiyatları çok uygun olan bir market var, bu marketi değerlendirin derim.

12- Kahvaltı için Subway’den sandviç yaptırın, büyük boy ekmek olsun ikiye böldürün yarısını sabah yarısını öğlen yiyin ki iki öğünü de aradan çıkarmış olun. Isic kartınızı gösterin ve öğrenci indirimi isteyin. Domuz eti ile ilgili sorununuz yoksa Zürih’in ünlü sosiscilerinden Hotdog yiyebilirsiniz.

13- Ben Zürih’te çok fazla bisiklete binen görmedim zaten yürüyerek gezilmesi gereken bir şehir ama eğer fazla vaktiniz varsa ve daha önceden yürüyerek gezmişseniz farklı bir tecrübe olması açısından kalan günlerinizin birinde bisikletle gezebilirsiniz. Bisiklet kiralama ücretleri günlük ortalama 14-16 Euro.

14- Eğer bütçeniz yeterli ise tekne turlarına katılabilirsiniz. Tur için iki seçeneğiniz var, birincisi Limmat Nehir turu ve ikincisi ise Zürih Göl turu. Bukliplatz iskelesinden bilet alabilir ve buradan kalkan teknelere binebilirsiniz. Göl turlarının son durağı, bir Ortaçağ kasabası olan Rapperswil ve tur esnasında burayı gezmenize müsaade ediliyor. 1 saat süren standart üzeri kapalı teknelerle yapılan Limmat Nehir turu; yetişkinler için 4.5 Euro, 6-16 yaş arası için 3 Euro ve 6 yaş altına ücretsiz, 1.5 saat süren göl turları ise; yetişkinler için 8.5 Euro, 6-16 yaş arası için 5.5 Euro ve 6 yaş altına ücretsiz. Zürih’te katılabileceğiniz bir başka etlinlik ise tramvay vagonu şeklinde yapılmış hop-on hop-off otobüsü ile 3.5 saatlik şehir turu yapmak olabilir. Otobüs Parkplatz Sihlquai’den kalkıyor; yetişkinler için 39 Euro ve 6-16 yaş arası için 19.5 Euro. Eğer Zürih’te çok fazla vaktiniz varsa ve her yerini görmek istiyorsanız, bu otobüs sizin için birebir diyebilirim.

15- Zürih’te toplu taşıma için olmasa bile, en az bir kere eski tramvaylara binin ve nostaljiyi yaşayın derim.

16- Zürih’e kadar gitmişken zamanınız varsa çok yakın mesafede yer alan Basel ve Luzern şehirlerine de gidebilirsiniz; yolculuk iki şehire de trenle 50 dakika sürüyor ve biletler 33 Euro.

17- Zürih’te mutlaka uğramanız gereken en önemli mekân; Lenin, Benito Mussolini, Stefan Zweig, James Joyce, Albert Einstein, Herman Hesse ve Adolf Hitler gibi isimlerin müdavimi olduğu, ülkenin en kozmopolit ve en ünlü kafesi olan Cafe Odeon Bar. Bu mekân BellevuePlatz meydanında ve bir bardak kahve ise ortalama 12 Euro.

18- Avrupa’nın en pahalı ülkelerinden birisi olmasına rağmen nedendir bilmiyorum ama Avrupa ülkeleri içerisinde Iphone’u en iyi fiyata alabileceğiniz ülke İsviçre, aklınızda bulunsun.

*Zürih’te kaç gün kalınmalıdır derseniz; tam anlamı ile gezebilmeniz için en az 3 gün ayırmanız gerekiyor ancak 2 gün kalırsanız da şehir merkezinde bulunan çoğu noktaya gezebilirsiniz. 

Yorumlar